Kayıt tutmak sadece yetiştiricinin hayvanları hakkında bilgi sahibi olmasını sağlamakla kalmaz aynı zamanda işletmenin önünü görmesine de yardımcı olur. Hayvanlarının verimliliğinin ve karlılığının gittikçe düştüğünü bilmeyen bir yetiştirici işletmenin geleceği hakkında isabetli kararlar veremez.
Yetiştiriciler işletme ölçeğinin büyüklüğüne göre ya bir ajanda da, ya kartlarda ya da bilgisayarda kayıt tutabilirler. Son yıllardaki teknolojik gelişmeler kayıt tutmada bilgisayar kullanım oranını bir hayli artırmıştır. Önemli olan kayıtların doğru ve düzenli olarak tutulmasıdır. Ayrıca hayvanların mutlaka numaralı olması gerekir. Çünkü kayıtların özellikle devletin ulusal kayıt sistemine düzenli olarak aktarılması yasal bir zorunluluktur.
Bir süt sığırcılığı işletmesinde düzenli olarak tutulması gerekli kayıtlar şöylece sıralanabilir
1.Kişisel Kayıtlar : Kişisel kayıtlar çokluk hayvanın tanımlanmasında kullanılan pedigri bilgileridir.
Öncelikle hayvanın numarası, doğum tarihi, varsa anne ve babasının adı ve kulak numarası, ırkı kaydedilmelidir. Bilgisayarda kayıt yapan büyük ölçekli işletmelerde hayvanın resmi de kişisel kayıtlar arasına konulabilir. Kişisel kayıtlar arasında hayvanın numarası son derece önemlidir.
İşletmenin, yetiştirici birliğinin ve devletin ulusal kayıt sisteminin verdiği numaralar aynı hayvan üzerinde bulunabilir. Asıl olan devletin vermiş olduğu numaradır. İşletme içi kullanılacak numaralar hayvanların sırtlarına boya ile yazılabilir.
2.Döl Verimi Kayıtları: Döl verimi kayıtları bir işletmenin karlılığı ve verimliliği açısından büyük önem taşır. Döl verimi bilgileri arasında ineğin buzağılama tarihleri; kızgınlık tarihleri; tohumlama tarihleri; sperması tohumlamada kullanılan boğanın adı,ırkı ve kulak numarası; iki gebelik arası süre (doğum ile ilk gebelik arası süre), servis periyodu (doğumdan sonraki 80.günde başlayan ve ineğin gebe kalması ile sonuçlanan süreç), gebelik muayenesi sonuçları (varsa ultrason sonuçları), kuruda kalma süresi, önceki doğum bilgileri sayılabilir. Bir süt sığırı işletmesinin karlı ve verimli olabilmesi her şeyden önce ineklerin yılda bir yavru doğurmalarına bağlıdır. Bu bağlamda iki gebelik arası süre ve servis periyodu önem kazanır. Servis periyodu yani ineğin gebe bıraktırılma süreci ne kadar kısa ise iki gebelik arası süre de o kadar kısalır ve ineğin yılda bir yavru doğurması mümkün olur.
Doğumdan sonra belirli aralıklarla yinelenen kızgınlıklarda ineğin tohumlanmaması ya da tohumlandığı halde gebe kalmaması işletmeye büyük ekonomik zararlar verir. Yapılan hesaplamalara göre tohumlandığı halde gebe kalmayıp kızgınlığı bir siklus yani 21 gün ötelenen inek bulunduğu işletmeye damızlık değerinin yaklaşık %10 u oranında değer kaybettirir. Bu zarar ineğin hem 21 gün boyunca boşuna yediği yemden hem de süt veriminin 21 gün ötelenmesinden kaynaklanır. O nedenle kızgınlık kayıtları ve buna bağlı olarak uygun tohumlama zamanının tespiti büyük önem taşır.
3.Süt Verimi Kayıtları: Süt verimi kayıtlarının düzenli olarak tutulması işletmenin karlılığı ve verimliliği açısından büyük önem taşır. Süt verimindeki göreceli azalma sürünün yaşlandığını ya da sürüde meme sorunu (özellikle mastitis) bulunan ineklerin çoğaldığını gösterir. Süt verimindeki azalma işletmenin önünü görebilmesi açısından son derece önemlidir. Çünkü akrabalı yetiştiriciliğin yoğun olduğu sürülerde süt verimi de düşer ve tohumlamada kullanılan boğa spermalarının değiştirilmesi zorunluluğu ortaya çıkar. İneklerin bireysel süt verimlerinin bilinmesi onlara günlük verilecek kaba ve kesif yemin yani rasyonun hesaplanması açısından da önem taşır. Çünkü yaşama payı dışında ineğe verim payı olarak verilen yem onun süt verim düzeyine göre hesaplanır. Bir süt sığırcılığı işletmesine günlük, aylık, 305 günlük (laktasyon) süt verimleri kayıt altına alınmalıdır.
4.Süt Kayıtları: İneklerde düzenli olarak kaydedilmesi gereken süt özellikleri yağ ve kuru madde miktarı ile bakteri ve somatik hücre sayılarıdır. Yağ ve kuru madde miktarı ineğe verilen yemin yeterliliği ve sindirilebilme kabiliyeti açısından önem taşır. Sütteki bakteri sayısının normalin üzerinde bulunması ahır ve sağım hijyeninin yetersizliğine işaret eder. Kapalı ve bağlamalı sistem ahırlarda yapılan hayvancılıkta inekler mecburen gaita üzerine yattıkları için mikroplar memelere, oradan da süte geçerler. Öte yandan, sağım esnasında ineğin memesinin, sağımcının ellerinin ve sağım makinesinin yeterince temiz olmaması süte bakterilerin bulaşmasını kolaylaştırır. Somatik hücre sayısının bilinmesi inekte mastitis (meme iltihabı) hastalığının teşhisi bakımından önemlidir. Süt özelliklerini ortaya koyan analizler laboratuarlarda yaptırılabileceği gibi yetiştirici fabrikaya teslim ettiği sütün analiz sonuçlarını alarak kendi işletmesinin kayıtlarına da ekleyebilir.
5.Sağlık Kayıtları: İneklerin yaşamları boyunca geçirdikleri hastalıklar, yapılan ameliyatlar, kullanılan ilaçlar ve aşılar düzenli olarak kaydedilmelidir. Bu bilgiler özellikle hasta hayvanları tedavi edecek veteriner hekimler için yol gösterici olur.
6.Vücut Kondisyon Bilgileri : Vücut kondisyon bilgileri yani dış özellikler ineğin genetik yapısını yönlendirmede yardımcı olur. Günümüz bilimsel hayvancılığında sadece et, süt gibi verimler değil özellikler de önem kazanmıştır. Özellikle dış özellikler arasında sayılan meme, bacak, ayak, tırnak özellikleri sürekli olarak izlenerek kaydedilmelidir. Sürüdeki her hangi bir verim düşüklüğünde en başta yapılması gereken iş dış özelliklerin uygun boğa spermaları kullanılarak düzeltilmesidir.
Meme ve bacak ölçümleri dışında ineğin canlı ağırlığı, cidago yüksekliği ve göğüs çevresi gibi özelliklerinin kaydedilmesi de gerekir. İneklerin canlı ağırlıklarının periyodik olarak ölçülmesi yemleme ve hastalık durumları hakkında bilgiler verir.
7.Muhasebe Bilgileri: Bir hayvancılık işletmesinin rantabl olabilmesi her şeyden önce gelir ve gider, kar ve zararın, ürün maliyetinin bilinmesine bağlıdır. O nedenle işletmeye giren girdilerle çıkan ürünlerin miktarlarının ve fiyatlarının kaydedilmesi önemlidir.
Hayvancılıkta doğru ve düzenli kayıt tutmak sadece işletmeye değil, doğuracağı katma değer ile ülke ekonomisine ve ulusal gelire de katkı sağlar. Asıl olan hayvancılık işletmelerinin bu konuyu önemsemeleri ve içselleştirebilmeleridir